İsrail’in son olarak Refah’ta çadırlarda kalan sivilleri yakarak öldürmesi sonrası dünya çapında tepki yağmaya devam ederken bazı ünlü isimler bu konuda tarafsız açıklamalar yapmaya gayret ediyor.
Sunucu Defne Samyeli bir davette bu konu üzerine sorulan soruya tepki göstererek “tribünlere oynamak” olarak tanımladı. Samyeli’nin bu sözleri sosyal medyada tepkiyle karşılandı.
“GÜNÜ KURTARMAYA YÖNELİK AÇIKLAMALAR”
Katıldığı bir etkinlikte İsrail’in Refah’taki katliamlarına ilişkin açıklamalarda bulunan Samyeli, katliamlara karşı verilen tepkiler için ‘tribünlere oynamak’ değerlendirmesinde bulundu.
Filistinlilerin İsrail tarafından yıllardır sistematik olarak işgal ve katliama maruz kaldığını hiçe sayan Samyeli, “Taraflar konusunda haklı, haksız demek ya da burada bir davette siz mikrofonu uzattınız da iki satır ‘çocuklar ölmesin, gözyaşları, artık dinsin, savaş olmasın barış olsun’ demenin son derece yüzeysel, günü kurtarmaya yönelik açıklamalar olduğunu düşünüyorum.” dedi.
İSRAİL’İN İŞGALİ İÇİN ‘SİSTEM BÖYLE’ SAVUNMASI
“Ama bu dünyada sistem böyle olduğu müddetçe bizim askerlerimiz, ordularımız, silahlarımız olduğu müddetçe barışın olacağını düşünmek de son derece safça bir yaklaşım.” sözleriyle İsrail’in katliamlarını ve işgalini haklı ve normal gibi göstermeye çalışan ve sözlerini, “Onlar da olmasın, bu da olmasın. Hep beraber tribünlere oynarız ve içimizi rahatlatmış olur muyuz? Ben böyle düşünmüyorum.” ifadeleriyle sürdüren Samyeli skandal açıklamalarıyla sosyal medyada da tepki çekti.
Defne Samyeli yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Bu sorunun da, buna verilen bütün cevapların da tribünlere oynamak olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu konu on yıllardır devam eden, altında çok farklı dinamiklerin olduğu bir konu. Taraflar konusunda haklı, haksız demek ya da burada bir davette siz mikrofonu uzattınız da iki satır ‘çocuklar ölmesin, gözyaşları artık dinsin, savaş olmasın barış olsun’ demenin son derece yüzeysel, günü kurtarmaya yönelik açıklamalar olduğunu düşünüyorum. Elbette ki dünyada insanların katledilmesi kimsenin oturup böyle huzur içinde izleyebileceği bir şey değil. Ama bu dünyada sistem böyle olduğu müddetçe bizim askerlerimiz, ordularımız, silahlarımız olduğu müddetçe barışın olacağını düşünmek de son derece safça bir yaklaşım. Öyle değil mi? Sabaha kadar konuşabiliriz bunu. O onlar da olmasın, bu da olmasın. Hep beraber tribünlere oynarız ve içimizi rahatlatmış olur muyuz? Ben böyle düşünmüyorum.”
