İstanbulBüyükşehir Belediyesi (İBB), ‘Kentsel Dönüşüm Stratejisi’ gerçekleştirmek amacıyla ‘6306 Sayılı Kanun Kapsamında Beyan Edilen Alanlar ve Yapılar İçin Veri Toplama, Etki Analizi, Değerlendirme Çalışması’ toplantısı düzenledi.
İBB Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Buğra Gökce, sosyal medya hesabından çalışmayla ilgili şu bilgileri paylaştı:
” İstanbul 1. Derece Deprem bölgesinde olması, yüksek nüfus ve yapı yoğunluğu, yapı stokunun kalitesinin düşük olması kentsel riskleri artırmaktadır. Değerlendirme, İstanbul’da Ocak 2023 prestijiyle toplam 142 riskli bölgede 207 bin riskli binaya işaret ediyor. Riskli binaların yüzde 30’unun yapım yılı 2000 ve sonrası. 99 depreminden sonra değişen yönetmeliklere göre yapılmış olsalar da sorunlu görünüyorlar.
EN RİSKLİ ÜÇ BÖLGE
İlçelere göre dağılım batı koridorunda olup, yüzde 40’ı Esenyurt, Büyükçekmece ve Küçükçekmece’dedir. Kentsel dönüşümün çevre dostu, sosyal ve ekonomik olmak üzere üç ana teması olduğu ve çeşitli paydaşların katılımıyla gerçekleştirildiği dikkate alındığında; Ayrıca çalışmada önerilen modeli örnek alarak İstanbul’daki 39 ilçe idaresinin bütüncül planlama ve kentsel dönüşüm yaklaşımını plan ve projelerine yansıtmasını sağlamayı hedefliyoruz.
DÖNÜŞÜM SÜRECİNDE YENİ FİNANS MODELİ
İstanbul’un özgün yapısının kentsel dönüşümün önünde yarattığı finansal engellerin konvansiyonel modellerle aşılamayacağının bilincindeyiz. Bu kapsamda proje, deprem riski altındaki alanların dönüşüm sürecine KENTFON adı verilen yeni bir finansman modeli de sunuyor. Cumhurbaşkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nun Dünyaya Dayanıklı Şehir vizyonu önderliğinde, bilimin önümüze açtığı yolda tüm gerçekliğiyle önümüzde duran afet sorununu aşmak için var gücümüzle çalışıyoruz, ortak akıl, iş birliği ve çağdaş temellerle.”
